Antalya ormanlarındaki hayvanlar, kuraklık ve küresel ısınma nedeniyle susuz kalıyor. Doğa gönüllüleri ve ormancılar su kaynaklarını canlandırmaya çalışıyor. Taş suluklar ve yağmur sarnıçları ile hayvanlar için su temin ediliyor. Herkesten katkı bekleniyor.
ORMANDA SESSİZ ÇIĞLIK : YABAN HAYVANLARI SUSUZ KALMASIN !
Küresel ısınma ve kuraklık, ormanda yaşayan hayvanları susuzluğa mahkûm ediyor. Antalya ormanlarında yapılan çalışmalar, su bulamayan tilkilerden karacalara kadar pek çok canlının hayatta kalma mücadelesini gözler önüne seriyor.
Yaz aylarının kavurucu sıcakları,orman yangınları ve artan kuraklık, Türkiye’nin yaban hayatını tehdit ediyor. Antalya kırsalında yaptığımız saha gezisinde, kurumuş pınarlar, boş göletler ve su arayan hayvan izleriyle karşılaştık. Ancak doğa gönüllüleri, ormancılar ve köylüler, bu susuzluğa karşı harekete geçmiş durumda.
Köylülerden Mehmet Ali Özdemir (65), bizi orman içindeki eski bir pınara götürüyor. “Eskiden buraya geyikler sabah inerdi, tilkiler akşam gelirdi. Şimdi hepsi su aramak için köyün kenarına kadar iniyor,” diyor.
Dere yatakları temizleniyor, eski göletler canlandırılıyor Antalya Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri, yangınlardan zarar gören dere yataklarını açarak küçük kaynakları yeniden akıtmaya çalışıyor. Orman Mühendisi Emre Yıldız, “Bu sıcaklarda su kaynakları hızla kuruyor. Biz hem dere yataklarını temizliyoruz hem de ağaçlandırmayla toprağın su tutma kapasitesini artırıyoruz,” diyor.
Doğaya taş suluklar yerleştiriliyor Bir diğer çözüm ise suluklar. Antalya Doğa Gönüllüleri Derneği üyeleri, ormanın kuytu noktalarına taş ya da toprak malzemeden suluklar yerleştiriyor. Ayşe Karaman, “Hayvanlar köylere inmeden su bulsun istiyoruz. Ama suluklar düzenli bakımsız olmaz. Haftada bir gelip temizliyoruz, suyu yeniliyoruz,” diye anlatıyor.
Yağmur sarnıçları can simidi oluyor Bölgedeki bazı köylerde ise kullanılmayan su depoları hayvanlara açılmış durumda. Bazı çiftçiler, tarlaların kenarına eski sarnıçlar kurarak yağmur suyunu biriktiriyor. Böylece hem toprak erozyonu engelleniyor hem de kuşlardan yaban domuzlarına kadar pek çok canlı suya erişebiliyor.
Herkese görev düşüyor Uzmanlar sulukların insan yerleşimlerinden uzak tutulması gerektiğini söylüyor. Aksi halde hem hayvanların huzuru bozuluyor hem de istenmeyen temas riski artıyor. Ayrıca sulukların plastik değil doğal malzemeden yapılması ve sivrisinek ürememesi için düzenli temizlenmesi gerekiyor.
Doğa dostları bu konuda herkese görev düştüğünü vurguluyor: “Bir kap su bırakmak çok zor değil. Ama o bir kap su, bir tilkiyi, bir kirpiyi hayatta tutabilir. Bu bizim insani borcumuz.”