KEMER SICAKLARINDAN KAÇIŞIN SERİN ADRESİ : GEDELME KÖYÜ
KEMER SICAKLARINDAN KAÇIŞIN SERİN ADRESİ : GEDELME KÖYÜ
Gedelme Köyü, Kemer'e 14 km mesafede, serin iklimi ve tarihi değerleriyle tanınıyor. Gedelme Kalesi, 2.500 yaşındaki çınarı, doğa sporları ve yerel lezzetleriyle dikkat çekiyor. Akdeniz sıcağından kaçış ve doğaya huzurlu bir mola için ideal bir rota sunuyor.
Haber Giriş Tarihi: 26.06.2025 10:11
Haber Güncellenme Tarihi: 27.06.2025 10:25
Kaynak:
Haber Merkezi
yenikemer.com
KEMER SICAKLARINDAN KAÇIŞIN SERİN ADRESİ : GEDELME KÖYÜ
Torosların eteklerinde tarihle serinliğin iç içe geçtiği bir yeryüzü cenneti…
Yolumuz bugün Gedelme’ye düştü.
Yaz aylarında Akdeniz’in sıcaklığı sadece teninize değil, ruhunuza da işler. Antalya’nın turizm incisi Kemer’de denizin, kumun ve güneşin keyfini çıkaranlar için bir noktadan sonra gölgeler yetmemeye başlar. İşte o zaman, doğanın serin kucağına sığınma arzusu doğar. Bu arayış sizi, adeta zamanın unuttuğu bir köye götürür: GEDELME.
Kemer'e yalnızca 14 kilometre mesafede ama havasıyla, atmosferiyle bambaşka bir dünyaya ait Gedelme, rakımı 700 metreyi bulan serinliğiyle yorgun bedenlere ve zihinlere şifa sunuyor. Ama Gedelme sadece serin bir kaçış noktası değil; tarih, doğa, spor ve lezzetle örülü bir deneyimler bütünü.
Yolculuğun ilk durağı, Orta Çağ'dan bugüne ulaşan Gedelme Kalesi. Çevresi makilik ve çam ağaçlarıyla çevrili bu tarihi yapı, sadece geçmişin izlerini taşımıyor; aynı zamanda Likya’nın ikinci büyük tahıl ambarı olarak da anılıyor. Rehberimiz anlatıyor:
“Bu kale, yalnızca savunma için değil, yaşamak içindi. Toplanan tahıl burada bozulmadan saklanırdı. Serinlik, buranın doğal hazinesi…”
Antik dönemlerde Gedelme ile Hydros, Faselis, Olympos gibi kentlerle sinyalizasyon- işaretleşme yöntemleri olduğu idaa edilmektedir.Zira bu kentlere yapılan özellikle korsan saldırılarında tahılların korunması önemliydi.
Kale surlarının arasında yürürken tarihin yükünü değil, onun serin esintisini hissediyorsunuz. Zaman burada ağır değil, aksine hafif. Kalıntıların gölgesinde geçmişin sesini duyuyor gibi oluyorsunuz.
Küçük Mağara, Büyük Gizem: Peynir Mağarası
Kaleye birkaç adım mesafedeki Peynir Mağarası, adını bölgede geçmişte peynir muhafaza etmek için kullanılmış olmasından alıyor. İçerisi karanlık ama serin; doğa ile baş başa kalmak isteyenler için eşsiz bir durak.
Mağaranın içinde birkaç dakika geçirmek bile dışarının kavurucu sıcaklığını unutturuyor. Suyun damlama sesleri ve taşların üzerinde oluşmuş doğal şekiller, burayı adeta küçük bir doğa tapınağına dönüştürmüş.
Gölgesinde Yüzyıllar Uyumuş: 2.500 Yaşındaki Gedelme Çınarı
Doğanın kadim tanıklarından biri olan Gedelme Çınarı, yaklaşık 2.500 yıllık geçmişiyle bölgenin yaşayan anıtı. Gövdesi o kadar geniş ki, sarılmaya kalksanız üç kişi bile yetmez. Altında otururken sessizlik konuşmaya başlıyor.
Ağacın çevresi köy halkı için kutsal sayılıyor. Yalnızca bir doğa harikası değil, aynı zamanda köyün belleği gibi. Onun gölgesinde öğle sıcağında serinlerken, binlerce yıl boyunca kimlerin aynı huzuru tattığını düşünmeden edemiyorsunuz.
Gedelme geziniz temmuz ayına denk gelirse lavanta bahçesini ziyaret etmek te olağanüstü bir şans olur sizin için.
Gedelme, sadece tarih değil; doğa sporları açısından da oldukça zengin. Gedelme Yaylası, yürüyüşçülerin, kampçıların, koşucuların ve doğa fotoğrafçılarının ortak noktası. Özellikle Likya Yolu üzerinde olması, trekking meraklıları için Gedelme’yi vazgeçilmez kılıyor.
Şansınız yaver giderse, Gedelme’nin sokaklarında dolaşırken, bahçesinde dinlenmekte olan Doğan Gülüş – 82 yaş amca gibi Gedelme’nin eskilerinden bir amcaya denk gelip hoş bir sohbet edebilirsiniz.
Yaylada düzenlenen patika koşuları her yıl daha fazla doğaseveri çekiyor. Bu rotalar, bazen bir dere kenarında, bazen bir çam ormanının içinden geçiyor. Her adımda yeni bir manzara, yeni bir nefes.
Fotoğraf Tutkunlarına Altın Saatler
Gün batımında Gedelme, adeta altınla yıkanıyor. Kaleye bakan bir tepeden çekilen bir kare ya da çınarın gölgesine düşen akşam ışığı… Fotoğraf severler için bu köy, gizli bir stüdyo gibi. Her mevsim, her saat başka bir yüzünü sunuyor.
Doğal Lezzetler : Ceviz, Elma, gözleme ve alabalık
Köyde özellikle ceviz ve elma yetiştiriciliği Gedelme’nin adeta kimliği olmuş. Yol kenarındaki tezgâhlarda köylüler kendi ürünlerini satıyor. Sepetinize koyduğunuz her ceviz, doğrudan o toprağın ve emeğin bir yansıması.
Yolun üzerindeki Serender Restoran ise ayrı bir deneyim. Karadeniz esintileri taşıyan yapısıyla ve nefis alabalığıyla meşhur. Ahşap masalarda serin bir gölgede oturup taze balığınızı yerken, zamanın ne kadar yavaşladığını fark edeceksiniz.
Nasıl Gidilir?
Kemer merkezden Gedelme’ye ulaşmak çok kolay. Geniş, düzgün asfalt yollar sayesinde ister araçla, ister bisikletle ulaşım mümkün. Yol boyunca çam ormanları ve serin pınarlarla karşılaşmanız içten bile değil. Özellikle Kesme Boğazı’ndaki taş köprü, yolculuğunuzun unutulmaz karelerinden biri olmaya aday.
Gedelme’de Caner restaurant, hem yeme-içme hem de konaklama olarak hizmet veriyor. Özellikle Likya yolu maceracılarının her mevsim yıllardır uğrak yeri.
Gedelme, sadece Kemer’in sıcağından kaçmak için değil, doğaya ve tarihe dokunmak için de ideal bir rota. Burada geçen bir gün, şehir hayatının yorgunluğunu silip yerine dinginlik bırakıyor. Gedelme’ye bir kez geldiğinizde, içinizde bir parça orada kalıyor. Çünkü burası yalnızca serin değil, aynı zamanda ruhunuzu da serinleten bir yer.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
KEMER SICAKLARINDAN KAÇIŞIN SERİN ADRESİ : GEDELME KÖYÜ
Gedelme Köyü, Kemer'e 14 km mesafede, serin iklimi ve tarihi değerleriyle tanınıyor. Gedelme Kalesi, 2.500 yaşındaki çınarı, doğa sporları ve yerel lezzetleriyle dikkat çekiyor. Akdeniz sıcağından kaçış ve doğaya huzurlu bir mola için ideal bir rota sunuyor.
KEMER SICAKLARINDAN KAÇIŞIN SERİN ADRESİ : GEDELME KÖYÜ
Torosların eteklerinde tarihle serinliğin iç içe geçtiği bir yeryüzü cenneti…
Yolumuz bugün Gedelme’ye düştü.
Yaz aylarında Akdeniz’in sıcaklığı sadece teninize değil, ruhunuza da işler. Antalya’nın turizm incisi Kemer’de denizin, kumun ve güneşin keyfini çıkaranlar için bir noktadan sonra gölgeler yetmemeye başlar. İşte o zaman, doğanın serin kucağına sığınma arzusu doğar. Bu arayış sizi, adeta zamanın unuttuğu bir köye götürür: GEDELME.
Kemer'e yalnızca 14 kilometre mesafede ama havasıyla, atmosferiyle bambaşka bir dünyaya ait Gedelme, rakımı 700 metreyi bulan serinliğiyle yorgun bedenlere ve zihinlere şifa sunuyor. Ama Gedelme sadece serin bir kaçış noktası değil; tarih, doğa, spor ve lezzetle örülü bir deneyimler bütünü.
Taşlar Konuşuyor: Gedelme Kalesi’nin Sessiz Tanıklığı
Yolculuğun ilk durağı, Orta Çağ'dan bugüne ulaşan Gedelme Kalesi. Çevresi makilik ve çam ağaçlarıyla çevrili bu tarihi yapı, sadece geçmişin izlerini taşımıyor; aynı zamanda Likya’nın ikinci büyük tahıl ambarı olarak da anılıyor. Rehberimiz anlatıyor:
“Bu kale, yalnızca savunma için değil, yaşamak içindi. Toplanan tahıl burada bozulmadan saklanırdı. Serinlik, buranın doğal hazinesi…”
Antik dönemlerde Gedelme ile Hydros, Faselis, Olympos gibi kentlerle sinyalizasyon- işaretleşme yöntemleri olduğu idaa edilmektedir.Zira bu kentlere yapılan özellikle korsan saldırılarında tahılların korunması önemliydi.
Kale surlarının arasında yürürken tarihin yükünü değil, onun serin esintisini hissediyorsunuz. Zaman burada ağır değil, aksine hafif. Kalıntıların gölgesinde geçmişin sesini duyuyor gibi oluyorsunuz.
Küçük Mağara, Büyük Gizem: Peynir Mağarası
Kaleye birkaç adım mesafedeki Peynir Mağarası, adını bölgede geçmişte peynir muhafaza etmek için kullanılmış olmasından alıyor. İçerisi karanlık ama serin; doğa ile baş başa kalmak isteyenler için eşsiz bir durak.
Mağaranın içinde birkaç dakika geçirmek bile dışarının kavurucu sıcaklığını unutturuyor. Suyun damlama sesleri ve taşların üzerinde oluşmuş doğal şekiller, burayı adeta küçük bir doğa tapınağına dönüştürmüş.
Gölgesinde Yüzyıllar Uyumuş: 2.500 Yaşındaki Gedelme Çınarı
Doğanın kadim tanıklarından biri olan Gedelme Çınarı, yaklaşık 2.500 yıllık geçmişiyle bölgenin yaşayan anıtı. Gövdesi o kadar geniş ki, sarılmaya kalksanız üç kişi bile yetmez. Altında otururken sessizlik konuşmaya başlıyor.
Ağacın çevresi köy halkı için kutsal sayılıyor. Yalnızca bir doğa harikası değil, aynı zamanda köyün belleği gibi. Onun gölgesinde öğle sıcağında serinlerken, binlerce yıl boyunca kimlerin aynı huzuru tattığını düşünmeden edemiyorsunuz.
Gedelme geziniz temmuz ayına denk gelirse lavanta bahçesini ziyaret etmek te olağanüstü bir şans olur sizin için.
Gedelme, sadece tarih değil; doğa sporları açısından da oldukça zengin. Gedelme Yaylası, yürüyüşçülerin, kampçıların, koşucuların ve doğa fotoğrafçılarının ortak noktası. Özellikle Likya Yolu üzerinde olması, trekking meraklıları için Gedelme’yi vazgeçilmez kılıyor.
Şansınız yaver giderse, Gedelme’nin sokaklarında dolaşırken, bahçesinde dinlenmekte olan Doğan Gülüş – 82 yaş amca gibi Gedelme’nin eskilerinden bir amcaya denk gelip hoş bir sohbet edebilirsiniz.
Yaylada düzenlenen patika koşuları her yıl daha fazla doğaseveri çekiyor. Bu rotalar, bazen bir dere kenarında, bazen bir çam ormanının içinden geçiyor. Her adımda yeni bir manzara, yeni bir nefes.
Fotoğraf Tutkunlarına Altın Saatler
Gün batımında Gedelme, adeta altınla yıkanıyor. Kaleye bakan bir tepeden çekilen bir kare ya da çınarın gölgesine düşen akşam ışığı… Fotoğraf severler için bu köy, gizli bir stüdyo gibi. Her mevsim, her saat başka bir yüzünü sunuyor.
Doğal Lezzetler : Ceviz, Elma, gözleme ve alabalık
Köyde özellikle ceviz ve elma yetiştiriciliği Gedelme’nin adeta kimliği olmuş. Yol kenarındaki tezgâhlarda köylüler kendi ürünlerini satıyor. Sepetinize koyduğunuz her ceviz, doğrudan o toprağın ve emeğin bir yansıması.
Yolun üzerindeki Serender Restoran ise ayrı bir deneyim. Karadeniz esintileri taşıyan yapısıyla ve nefis alabalığıyla meşhur. Ahşap masalarda serin bir gölgede oturup taze balığınızı yerken, zamanın ne kadar yavaşladığını fark edeceksiniz.
Nasıl Gidilir?
Kemer merkezden Gedelme’ye ulaşmak çok kolay. Geniş, düzgün asfalt yollar sayesinde ister araçla, ister bisikletle ulaşım mümkün. Yol boyunca çam ormanları ve serin pınarlarla karşılaşmanız içten bile değil. Özellikle Kesme Boğazı’ndaki taş köprü, yolculuğunuzun unutulmaz karelerinden biri olmaya aday.
Gedelme’de Caner restaurant, hem yeme-içme hem de konaklama olarak hizmet veriyor. Özellikle Likya yolu maceracılarının her mevsim yıllardır uğrak yeri.
Gedelme, sadece Kemer’in sıcağından kaçmak için değil, doğaya ve tarihe dokunmak için de ideal bir rota. Burada geçen bir gün, şehir hayatının yorgunluğunu silip yerine dinginlik bırakıyor. Gedelme’ye bir kez geldiğinizde, içinizde bir parça orada kalıyor. Çünkü burası yalnızca serin değil, aynı zamanda ruhunuzu da serinleten bir yer.
Ali Nail Kılıç
En Çok Okunan Haberler