Hayatta bazı anlar vardır, insanın kalbine hem korkuyu hem minnettarlığı aynı anda sığdırır. Eşim aniden rahatsızlandığında endişe ve panikle girmiştik Kemer Devlet Hastanesi Dahiliye servisine. Ancak serviste kaldığımız hafta boyunca bu duyguların yerini yavaş yavaş güven ve huzur aldı.
Doktorumuz Ahmet Karakarçayıldız’ın samimi ilgisi, bilinçli müdahalesi, güven veren ses tonuyla konulan ilk teşhisle yönlendirildiğimiz serviste Kardiyoloji doktoru Hasan Sarı’nın, fizyoterapist ve diyetisyenlerimizin desteği, karşılaştığımız hemşirelerin gülen yüzleri, zor anlarımızı kolaylaştırdı. O an anladım ki, iyi bir sağlık kurumu sadece modern cihazlardan değil, yüreğini işine katan insanlardan oluşuyor.
Doktorlarımızın bilgisi kadar, hemşirelerimizin içtenliği de yüreğimize dokundu. Eşimin tedavi süreci boyunca her bir detayla ilgilenen, sabırla açıklamalaryapan, gece gündüz demeden yanımızda olan tüm sağlık çalışanlarına minnettarız. İsimlerini tek tek yazmazsam haksızlık olacağını düşündüğüm ekip(ismini yazamadıklarımın affına sığınarak);
Selin Tunçez, Rüveyda Şahin, Nurcan Çevik, Sibel Demir, Ebru Eski, Esra İlbey, Hanife Kaya, Fidan Güzel, Ramazan Aybaş. Yasemin Eroğlu ve Nurcan Hanım. Her birinin emeği bizim için tarifsiz bir güç ve moral kaynağı oldu.
Eşimle uzun sürelerle farklı hastanelerde kaldık. Bu hastanede bir ilki yaşadık. Açılan kapıdan pozitif, gülen yüzlü bir ekip girdi içeri. ‘Merhaba, ben Başhekiminiz Uzm Dr. Çağdaş Dağlı ve arkadaşlarım‘’diyerek tanıttı kendilerini. Nasıl olduğumuzu, yapılan tedavileri, geçirdiğimiz evreleri, ne hissettiğimizi, beklentilerimizi sordu. Sabırla ve gülen gözlerle dinledi, anlattı; içimizi rahatlattı ve biz hep buradayız, yine uğrayacağım diyerek gitti. Uğradı da... Her gün geldi. Bir emriniz var mı? dedi. Hatta eşimle yaptığımız bir mola yürüyüşünde bizi odasına davet etti. Büyük bir heyecanla yapmak istediklerini anlattı. Gururla öğretmen çocuğu olduğunu, Depreme Adıyaman Gölbaşı’nda yakalandığını , çadırda kurdukları hastanede verdikleri mücadeleyi anlatırken çok duygusaldı. Hastanede olmadığı için Kemer halkının 50- 60 km. yol gitmek zorunda kaldığı Emar makinesini en kısa zamanda hizmete sunacağını söyledi. Bazı branşlarda bulunmayan doktorların da çalışmaya başlayacağını, eksikleri kapatmak için ekibiyle canla başla çalıştığını anlattı, anlattı, anlattı. Heyecanı bize de geçti. Biz eşimle hasta odamıza dönerken o, poliklinik koridorlarındaki hastaların elini sıkıp, nasıl olduklarını sormaya başlamıştı bile.
Bu uyumlu ekip, sadece bir yönetim başarısı değil, aynı zamanda insana dokunan bir anlayışın göstergesiydi. Biz bir hasta yakını olarak sadece tıbbi bir hizmet almadık; aynı zamanda insanlığa, vicdana ve profesyonelliğe tanık olduk. Her biri mesleğini sadece bir görev olarak değil, bir insanlık sorumluluğu olarak yerine getirdi. Hastanenin her köşesinde hissedilen düzen, temizlik, güler yüz ve koordinasyon, bu ekibin ne kadar doğru bir yolda ilerlediğini hissettirdi bize.
Kemer Devlet Hastanesi ailesinin sevgili üyeleri;
Eşim bugün çok daha iyi durumda ve bu iyileşme sürecinin en büyük payı sizlere ait. Böyle bir süreçte yanımızda olduğunuz, her sorumuza sabırla yanıt verdiğiniz ve bize güven verdiğiniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.
İyi ki varsınız. İyi ki bu kadar güzel bir ekip, aynı çatı altında böylesine gönülden çalışıyor. Umuyor ve diliyoruz ki, bu heyecanınız hiç bitmesin.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ahsen Yıldız
YÜREKLERE DOKUNAN EKİBE TEŞEKKÜRLERİMİZLE
Yüreklere Dokunan Ekibe Teşekkürlerimizle.
Hayatta bazı anlar vardır, insanın kalbine hem korkuyu hem minnettarlığı aynı anda sığdırır. Eşim aniden rahatsızlandığında endişe ve panikle girmiştik Kemer Devlet Hastanesi Dahiliye servisine. Ancak serviste kaldığımız hafta boyunca bu duyguların yerini yavaş yavaş güven ve huzur aldı.
Doktorumuz Ahmet Karakarçayıldız’ın samimi ilgisi, bilinçli müdahalesi, güven veren ses tonuyla konulan ilk teşhisle yönlendirildiğimiz serviste Kardiyoloji doktoru Hasan Sarı’nın, fizyoterapist ve diyetisyenlerimizin desteği, karşılaştığımız hemşirelerin gülen yüzleri, zor anlarımızı kolaylaştırdı. O an anladım ki, iyi bir sağlık kurumu sadece modern cihazlardan değil, yüreğini işine katan insanlardan oluşuyor.
Doktorlarımızın bilgisi kadar, hemşirelerimizin içtenliği de yüreğimize dokundu. Eşimin tedavi süreci boyunca her bir detayla ilgilenen, sabırla açıklamalaryapan, gece gündüz demeden yanımızda olan tüm sağlık çalışanlarına minnettarız. İsimlerini tek tek yazmazsam haksızlık olacağını düşündüğüm ekip(ismini yazamadıklarımın affına sığınarak);
Selin Tunçez, Rüveyda Şahin, Nurcan Çevik, Sibel Demir, Ebru Eski, Esra İlbey, Hanife Kaya, Fidan Güzel, Ramazan Aybaş. Yasemin Eroğlu ve Nurcan Hanım. Her birinin emeği bizim için tarifsiz bir güç ve moral kaynağı oldu.
Eşimle uzun sürelerle farklı hastanelerde kaldık. Bu hastanede bir ilki yaşadık. Açılan kapıdan pozitif, gülen yüzlü bir ekip girdi içeri. ‘Merhaba, ben Başhekiminiz Uzm Dr. Çağdaş Dağlı ve arkadaşlarım‘’diyerek tanıttı kendilerini. Nasıl olduğumuzu, yapılan tedavileri, geçirdiğimiz evreleri, ne hissettiğimizi, beklentilerimizi sordu. Sabırla ve gülen gözlerle dinledi, anlattı; içimizi rahatlattı ve biz hep buradayız, yine uğrayacağım diyerek gitti. Uğradı da... Her gün geldi. Bir emriniz var mı? dedi. Hatta eşimle yaptığımız bir mola yürüyüşünde bizi odasına davet etti. Büyük bir heyecanla yapmak istediklerini anlattı. Gururla öğretmen çocuğu olduğunu, Depreme Adıyaman Gölbaşı’nda yakalandığını , çadırda kurdukları hastanede verdikleri mücadeleyi anlatırken çok duygusaldı. Hastanede olmadığı için Kemer halkının 50- 60 km. yol gitmek zorunda kaldığı Emar makinesini en kısa zamanda hizmete sunacağını söyledi. Bazı branşlarda bulunmayan doktorların da çalışmaya başlayacağını, eksikleri kapatmak için ekibiyle canla başla çalıştığını anlattı, anlattı, anlattı. Heyecanı bize de geçti. Biz eşimle hasta odamıza dönerken o, poliklinik koridorlarındaki hastaların elini sıkıp, nasıl olduklarını sormaya başlamıştı bile.
Bu uyumlu ekip, sadece bir yönetim başarısı değil, aynı zamanda insana dokunan bir anlayışın göstergesiydi. Biz bir hasta yakını olarak sadece tıbbi bir hizmet almadık; aynı zamanda insanlığa, vicdana ve profesyonelliğe tanık olduk. Her biri mesleğini sadece bir görev olarak değil, bir insanlık sorumluluğu olarak yerine getirdi. Hastanenin her köşesinde hissedilen düzen, temizlik, güler yüz ve koordinasyon, bu ekibin ne kadar doğru bir yolda ilerlediğini hissettirdi bize.
Kemer Devlet Hastanesi ailesinin sevgili üyeleri;
Eşim bugün çok daha iyi durumda ve bu iyileşme sürecinin en büyük payı sizlere ait. Böyle bir süreçte yanımızda olduğunuz, her sorumuza sabırla yanıt verdiğiniz ve bize güven verdiğiniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.
İyi ki varsınız. İyi ki bu kadar güzel bir ekip, aynı çatı altında böylesine gönülden çalışıyor. Umuyor ve diliyoruz ki, bu heyecanınız hiç bitmesin.