Geçtiğimiz hafta,daha önce iki kez katıldığım Kumluca tarım festivalinin en sevdiğim bölümü olan yörük yürüyüşünü tekrar izleme şansım oldu.
Bu yıl 25. düzenlenen Geleneksel “Yörük Göçü” etkinliği, yaklaşık iki saat sürüyor , iki kilometrelik bir parkurda yapılan korteje 41 oba,köy katılıyor.
İlk katıldığımda, fotoğraf ve görsel zenginliği cezbetmişti beni, ancak üçüncü kez katıldığımda yürüyüşün farklı boyutlarını keşfettim.Tabii ki olayın görsel ve fotoğraf yönü tek başına bulunmaz bir hazine aslında, ama bu görsel şovu sadece bu yönleriyle değerlendirmek büyük haksızlık olur.
Neydi bu defa beni cezbeden tarafı ? Tek bir cevabı var..Halkın gözlerindeki ışıltı.Yediden yetmiş yediye korteje katılan obalarını temsil eden yörükler olayı o kadar işselleştirmişler ki bunu gözlerindeki ışıltıda görmemek için kör olmak lazım. Üzerlerindeki rengarek kostümleri,ellerinde geleneksel tarım aletleri ve türküleriyle adeta anı yaşıyorlar. Obaları,köylerini en iyi şekilde temsil etmek için tüm yüreklerini ortaya koyuyorlar.Keçileri,develeri,atları,arı kovanları,çalgıları ve rengarenk kostümleri ile bütünleşip birer kahramana dönüşmüşler adeta.
Kenarda korteji izleyen Kumluca’lılarda kendilerinden geçmişçesine onları desteklediler,fotoğraflar çektiler,karşılıklı sohbetler ettiler.
Organizasyonu yapan yerel yetkilileri tebrik ediyorum. Halkın bu kadar samimi ve içten katılımını sağladıkları ve organizasyon becerisi için.
Bence bu organizasyonun en önemli becerisi, halkın bu kadar içten katılımını sağlamak olmuştur.
Organizasyonun görsel ve renkli tarafını anlatmaya kelimeler yetmez zaten.
Yörük yürüyüşünün beni en çok etkileyen tarfalarından biri de, herkesin Atatürk ve bayrak sevgisiydi.Katılımcı ve izleyicilerin ellerindeki Atatürk resimleri ve bayraklara sahiplenişleri tarif etmenin imkanı yok.
Bu yürüyüşün çok daha iyi tanıtılması gerekir zira, bir turizm ve kültür değeri olarak çok kıymetli bence.
Daha önce pek çok yerde gördüğüm hormonlu playbek konser-festivallerle hiç alakası yok.Hem tarihsel derinliği hem kültürel temsiliyet bakımından bu yürüyüş bence hak ettiği değeri görmüyor. Umarım bir kaç dokunuşla hak ettiği değeri yakın zamanda bulur.
Diğer taraftan, Kemer’in çok yakınında gerçekleşen bu harika organizasyona ne kadar seviniyorsam da Kemer’in bu konulardaki eksiklik ve sığlığına üzülmeden de edemiyorum.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Ali Nail KILIÇ
KUMLUCA YÖRÜK YÜRÜYÜŞÜ
Geçtiğimiz hafta,daha önce iki kez katıldığım Kumluca tarım festivalinin en sevdiğim bölümü olan yörük yürüyüşünü tekrar izleme şansım oldu.
Bu yıl 25. düzenlenen Geleneksel “Yörük Göçü” etkinliği, yaklaşık iki saat sürüyor , iki kilometrelik bir parkurda yapılan korteje 41 oba,köy katılıyor.
İlk katıldığımda, fotoğraf ve görsel zenginliği cezbetmişti beni, ancak üçüncü kez katıldığımda yürüyüşün farklı boyutlarını keşfettim.Tabii ki olayın görsel ve fotoğraf yönü tek başına bulunmaz bir hazine aslında, ama bu görsel şovu sadece bu yönleriyle değerlendirmek büyük haksızlık olur.
Neydi bu defa beni cezbeden tarafı ? Tek bir cevabı var..Halkın gözlerindeki ışıltı.Yediden yetmiş yediye korteje katılan obalarını temsil eden yörükler olayı o kadar işselleştirmişler ki bunu gözlerindeki ışıltıda görmemek için kör olmak lazım. Üzerlerindeki rengarek kostümleri,ellerinde geleneksel tarım aletleri ve türküleriyle adeta anı yaşıyorlar. Obaları,köylerini en iyi şekilde temsil etmek için tüm yüreklerini ortaya koyuyorlar.Keçileri,develeri,atları,arı kovanları,çalgıları ve rengarenk kostümleri ile bütünleşip birer kahramana dönüşmüşler adeta.
Kenarda korteji izleyen Kumluca’lılarda kendilerinden geçmişçesine onları desteklediler,fotoğraflar çektiler,karşılıklı sohbetler ettiler.
Organizasyonu yapan yerel yetkilileri tebrik ediyorum. Halkın bu kadar samimi ve içten katılımını sağladıkları ve organizasyon becerisi için.
Bence bu organizasyonun en önemli becerisi, halkın bu kadar içten katılımını sağlamak olmuştur.
Organizasyonun görsel ve renkli tarafını anlatmaya kelimeler yetmez zaten.
Yörük yürüyüşünün beni en çok etkileyen tarfalarından biri de, herkesin Atatürk ve bayrak sevgisiydi.Katılımcı ve izleyicilerin ellerindeki Atatürk resimleri ve bayraklara sahiplenişleri tarif etmenin imkanı yok.
Bu yürüyüşün çok daha iyi tanıtılması gerekir zira, bir turizm ve kültür değeri olarak çok kıymetli bence.
Daha önce pek çok yerde gördüğüm hormonlu playbek konser-festivallerle hiç alakası yok.Hem tarihsel derinliği hem kültürel temsiliyet bakımından bu yürüyüş bence hak ettiği değeri görmüyor. Umarım bir kaç dokunuşla hak ettiği değeri yakın zamanda bulur.
Diğer taraftan, Kemer’in çok yakınında gerçekleşen bu harika organizasyona ne kadar seviniyorsam da Kemer’in bu konulardaki eksiklik ve sığlığına üzülmeden de edemiyorum.