Noel Baba’nın Doğduğu Şehirde Neden Turizm Hikâyesi Yok..

Avrupa’nın kış turizmini ayakta tutan en güçlü ekonomik ve kültürel araçlardan biri Noel pazarları. Yıllık 160–180 milyon ziyaretçi, milyarlarca euroluk ekonomik etki ve şehir merkezlerinde yüzde 30 ila 60 arasında artan esnaf ciroları…
Bu tablo, yalnızca bir “kutlama” değil; planlanmış, sahiplenilmiş ve sürdürülebilir bir turizm modelinin sonucu.

İşin ironik tarafı şu:
Bu büyük hikâyenin merkezindeki figür, Noel Baba, aslında bu topraklarda doğdu.
Antalya’nın Demre ilçesi (antik Myra), Aziz Nikolaos’un yaşadığı, görev yaptığı ve defnedildiği yer. Bu bilgi Hristiyan dünyasında tartışmasız kabul edilirken, Türkiye’de neredeyse turizm dışı bir dipnot olarak kalmış durumda.

Peki neden?

Hikâye Bizde, Anlatı Başkasında

Turizmde kazanan her zaman gerçeği olan değil, hikâyeyi anlatabilendir.
Avrupa, Aziz Nikolaos’u; iyilik, paylaşma, çocuk sevgisi ve merhamet üzerinden evrensel bir masala dönüştürdü. Noel Baba bugün dini kimliğinden çok, insani değerlerin sembolü olarak algılanıyor.

Türkiye ise bu figürü yalnızca “tarihi bir şahsiyet” olarak ele aldı.
Oysa turizm, müze panolarıyla değil; yaşayan anlatılarla büyür.

Yanlış Bir Korku, Kaçırılan Bir Fırsat

Noel Baba figürü, uzun yıllar Türkiye’de “dini hassasiyet” ekseninde değerlendirildi. Noel ile özdeşleştirildi, dolayısıyla mesafeli duruldu.
Oysa Aziz Nikolaos, yalnızca Hristiyan dünyasının değil, insanlığın ortak değerlerini temsil eden tarihsel bir figürdür.

Bu ayrım net biçimde anlatılamadığı için, konu ya tamamen görmezden gelindi ya da sembolik anmalarla geçiştirildi.

Süreklilik Olmadan Turizm Olmaz

Demre’de zaman zaman düzenlenen törenler, birkaç müze ziyareti ve tekil etkinlikler…
Bunlar bir turizm ürünü değildir.

Turizm, alışkanlık yaratır.
Her yıl aynı tarihte, aynı içerikle, aynı kaliteyle tekrar eden festivaller ister. Avrupa şehirlerini kışın cazibe merkezine dönüştüren şey de budur.

Oysa Türkiye Çok Daha Güçlü Bir Model Kurabilir

Türkiye için çözüm, Noel pazarlarını kopyalamak değil;
Anadolu’nun kültürüyle harmanlanmış kış pazarları ve gastronomi festivalleri oluşturmaktır.

Aziz Nikolaos teması;

Kış turizmi,

İnanç turizmi,

Kültür ve gastronomi turizmi

ile birlikte ele alındığında, Antalya gibi yaz ağırlıklı bir destinasyon için mevsim kırıcı bir kaldıraç hâline gelebilir.

Demre, sadece yazın uğranan bir durak değil;
kış aylarında da uluslararası ziyaretçi çeken bir merkez olabilir.

Asıl Soru Şu

Noel Baba’nın doğduğu şehirde, bu hikâyeden pay alamamamız bir kader mi, yoksa strateji eksikliği mi?

Cevap net:
Hikâye burada. Mekân burada. Değerler evrensel.
Eksik olan tek şey, cesaretle sahiplenilmiş bir turizm anlatısı.

Belki de artık şunu sormanın zamanı gelmiştir:
Avrupa’nın kış masallarını izlemek yerine, kendi masalımızı ne zaman anlatacağız?