Bir kahramana dair,Mustafa Ertuğrıl anısına,
Bazen,doğa ve tarih ortak bir olgu yaratırlar..
Kemerimiz 465 km2 bir alan ve 50 bine yaklaşan nüfusu ile hem bir Yörük hem de
yerli yabancı emekli dünyası dır.Sıcak aylarda her köşeden turist ve mevsimlik
insanlar gelir ve renkli bir ortam oluşur.
Kemer küçüklüğüne göre kendinden çok büyük iki tarihsel olayı yaşamıştır.Bunlardan
eskisi Dor kavimlerince kurulan ve ismi kutsal bir simge olan Phaselostan türeyen
Phaselis antik kentinde MÖ 330 da Büyük İskender in yaz aylarını burada
geçirmesi,diğeri Birinci dünya savaşında Topçu Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul’un
başarılarıdır.
Konumuz Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul beydir.
Milletler, devleşen kahramanlarının omuzlarında yükselen cüceler gibi ,bu sayede
geleceklerini görebilirler.Ama o kahramanlara yeterli sahip çıkmazsanız,onları yarın ki
cesur insanlara örnek göstermiyorsunuz demektir.
Topçu yüzbaşı Mustafa Ertuğrul 1893-1961 yılları arasında yaşamıştır ve
anlatacağım bu büyük başarı olduğunda 24/25 yaşlarındadır.
1917 yılına gelindiğinde birinci dünya savaşı sürmekte İngiliz Fransız İtalyan güçleri
giderek savaşı lehlerine çevirir..Akdeniz de İngiliz ve Fransız gemileri hem üstün hem
rakipsiz ve bu nedenle Akdeniz kıyılarımız vurmaktadır
Topçu yzb.Mustafa Ertuğrul görevli olarak batarya taburu ile Kaş’a gelir ve karşıdaki
Meis adasında bulunan İngiliz uçak gemisine 11 mayıs 1917 de Kaştan topçu ateşi
açarak onu rıhtımda suya gömer.Diğer Fransız gemileri Antalya kıyılarını vurmaya ve
ikmal yollarını kesmeye çalışır,karada yollar az olduğundan bölge kentleri deniz
yolunu kullanmaktadır.
Mustafa Ertuğrul bütün malzeme ve ekibi ile dağlardan geçerek Kemer’ e gelirler.
Pars II ve Aleksandra adlı iki gemi kıyılarda büyük tahribat yapmakta ticareti dur
durmaktadır.Yüzbaşı Mustafa amiri olan Alman subay Şİmşeti ikna ederek Kemere
gelip Ağva koyuna bakar (bugün Ay ışığı koyu ve Çalış tepesi)Tepeye bataryayı
yerleştirip yoğun bir kamuflaj yapıp gemileri gözler.
Gemilerin filikaları nasıl ele geçirdiğini görüp bir fikir oluşturur.Ay ışığı koyuna bir filika
koyup içini malzeme doldurur gibi yapan askerleri çalıştırır ve diğerleri pusuda
kalır.Tarih 13 aralık 1917 dir ,Paris ve Aleksandra Ay ışığı koyunun ağzına kadar
yanaşırlar ve topçu ateşi alanındadırlar.Paristen bir filika dolusu asker ve beraberinde
makineli tüfek denize iner ve kumsala doğru giderken bizim askerlere ateş
açarlar,onlar kaçar ve Fransızlar kıyıya yanaşınca siperdekiler ateş açıp hepsini
öldürürler.Paris gemisinden bu durum görülünce sahile ateş açılır.İşte bu andan
başlayarak Yüzbaşının bataryaları 145 atış,110 nu isabetli yaparak Parisi suya
gömerler.Halen de koyun girişindedir.
Aleksandra kargaşadan faydalanıp kaçar ve tahribata devam eder.Ama uzun zaman
denizde kalmak personele sıkıntı verir.Tarih 8 mart 1918 dir ve Yüzbaşı Ertuğrul bu
kez bir filikaya protakal doldurtup altına dinamit sandıkalrını koyar ve filika denizde
akıntıya bırakılır.Gemidekiler bunu izler ve ateş açarlar ama hepsi
isabetsizdir.Sonuçta yanaşıp ip bağlarlar ve gemiyi bordolarlar.İki kişi filikaya iner ve
portakal sandıklarını kaldırmaya başlarlar.Son sandık kalkınca fünye harekete geçer
e geminin bordasında koca bir delik açılır,batmaya başlar.
Mustafa Ertuğrul ve bataryasındaki askerler hem esir alırlar hem de yaralılara yardım
ederler.Gemide bulunan subaylardan Henri Rollin yazar Pierre Loti’nin
arkadaşıdır.Fransaya dönünce Figaro gazetesinde hem savaşı hem de gördükleri
yüksek yardımseverliği anlatır.
Kahramanlarımız Kemer de bir tarih yazarak hem bizi kurtarıp hem de
gururlandırdılar,makamları cenent olsun.
Devamında ne yaptık,nerede ise 90 yıl hiç bu olayı anmadık.İki binli yıllarda kitabın
yazarı Mustafa Aydemir beyle ona destek olan Ramazan Kar bey ve o günlerde sağ
olan Durmuş Kahraman gibi Kemer yerlilerinin anlatımı ile bir eser ortaya çıtı.Mustafa
Ertuğrul beyin heykeli yapıldı ve Çamlığa doğru olan yola adı verildi.Son yıllarda eski
karakolun orada bir müze ihdas edilerek Ramazan beyin de desteği ile belgeler
sergilenmeye başlandı.Hepsine eşekkürler.ederiz.
Ama bir batılı gibi düşünürsek bu boyutta devasa bir başarı bu ölçüde zayıf ve
vurgusuz olmamaıydı..
Yapılacak iş!!! Çalış tepesinde bu savaş ortamını yaşatacak bir yerleşim ve
düzenlemedir.Bataryalar kurulmalı,sineizyon ve simülasyonlara desteklenecek hem
yabancı hem yerli insanlara heyecan ve bilgi dolu bir ortam sağlanmalıdır.
Orada oturma ve seyir yerleride yapılıp Kemere akılda kalacak bir ortam
sağlanabilir.Çalış tepesinin manzarasına bırakın yabancıyı kaç yerli insanımız
yaşayabilmiştir.Kemer için çözümsüz bir durum değildir.
Sevgi ile kalın..
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Cenap Murtezaoğlu
KAHRAMAN MUSTAFA ERTUĞRUL ANISINA.
Bir kahramana dair,Mustafa Ertuğrıl anısına,
Bazen,doğa ve tarih ortak bir olgu yaratırlar..
Kemerimiz 465 km2 bir alan ve 50 bine yaklaşan nüfusu ile hem bir Yörük hem de
yerli yabancı emekli dünyası dır.Sıcak aylarda her köşeden turist ve mevsimlik
insanlar gelir ve renkli bir ortam oluşur.
Kemer küçüklüğüne göre kendinden çok büyük iki tarihsel olayı yaşamıştır.Bunlardan
eskisi Dor kavimlerince kurulan ve ismi kutsal bir simge olan Phaselostan türeyen
Phaselis antik kentinde MÖ 330 da Büyük İskender in yaz aylarını burada
geçirmesi,diğeri Birinci dünya savaşında Topçu Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul’un
başarılarıdır.
Konumuz Yüzbaşı Mustafa Ertuğrul beydir.
Milletler, devleşen kahramanlarının omuzlarında yükselen cüceler gibi ,bu sayede
geleceklerini görebilirler.Ama o kahramanlara yeterli sahip çıkmazsanız,onları yarın ki
cesur insanlara örnek göstermiyorsunuz demektir.
Topçu yüzbaşı Mustafa Ertuğrul 1893-1961 yılları arasında yaşamıştır ve
anlatacağım bu büyük başarı olduğunda 24/25 yaşlarındadır.
1917 yılına gelindiğinde birinci dünya savaşı sürmekte İngiliz Fransız İtalyan güçleri
giderek savaşı lehlerine çevirir..Akdeniz de İngiliz ve Fransız gemileri hem üstün hem
rakipsiz ve bu nedenle Akdeniz kıyılarımız vurmaktadır
Topçu yzb.Mustafa Ertuğrul görevli olarak batarya taburu ile Kaş’a gelir ve karşıdaki
Meis adasında bulunan İngiliz uçak gemisine 11 mayıs 1917 de Kaştan topçu ateşi
açarak onu rıhtımda suya gömer.Diğer Fransız gemileri Antalya kıyılarını vurmaya ve
ikmal yollarını kesmeye çalışır,karada yollar az olduğundan bölge kentleri deniz
yolunu kullanmaktadır.
Mustafa Ertuğrul bütün malzeme ve ekibi ile dağlardan geçerek Kemer’ e gelirler.
Pars II ve Aleksandra adlı iki gemi kıyılarda büyük tahribat yapmakta ticareti dur
durmaktadır.Yüzbaşı Mustafa amiri olan Alman subay Şİmşeti ikna ederek Kemere
gelip Ağva koyuna bakar (bugün Ay ışığı koyu ve Çalış tepesi)Tepeye bataryayı
yerleştirip yoğun bir kamuflaj yapıp gemileri gözler.
Gemilerin filikaları nasıl ele geçirdiğini görüp bir fikir oluşturur.Ay ışığı koyuna bir filika
koyup içini malzeme doldurur gibi yapan askerleri çalıştırır ve diğerleri pusuda
kalır.Tarih 13 aralık 1917 dir ,Paris ve Aleksandra Ay ışığı koyunun ağzına kadar
yanaşırlar ve topçu ateşi alanındadırlar.Paristen bir filika dolusu asker ve beraberinde
makineli tüfek denize iner ve kumsala doğru giderken bizim askerlere ateş
açarlar,onlar kaçar ve Fransızlar kıyıya yanaşınca siperdekiler ateş açıp hepsini
öldürürler.Paris gemisinden bu durum görülünce sahile ateş açılır.İşte bu andan
başlayarak Yüzbaşının bataryaları 145 atış,110 nu isabetli yaparak Parisi suya
gömerler.Halen de koyun girişindedir.
Aleksandra kargaşadan faydalanıp kaçar ve tahribata devam eder.Ama uzun zaman
denizde kalmak personele sıkıntı verir.Tarih 8 mart 1918 dir ve Yüzbaşı Ertuğrul bu
kez bir filikaya protakal doldurtup altına dinamit sandıkalrını koyar ve filika denizde
akıntıya bırakılır.Gemidekiler bunu izler ve ateş açarlar ama hepsi
isabetsizdir.Sonuçta yanaşıp ip bağlarlar ve gemiyi bordolarlar.İki kişi filikaya iner ve
portakal sandıklarını kaldırmaya başlarlar.Son sandık kalkınca fünye harekete geçer
e geminin bordasında koca bir delik açılır,batmaya başlar.
Mustafa Ertuğrul ve bataryasındaki askerler hem esir alırlar hem de yaralılara yardım
ederler.Gemide bulunan subaylardan Henri Rollin yazar Pierre Loti’nin
arkadaşıdır.Fransaya dönünce Figaro gazetesinde hem savaşı hem de gördükleri
yüksek yardımseverliği anlatır.
Kahramanlarımız Kemer de bir tarih yazarak hem bizi kurtarıp hem de
gururlandırdılar,makamları cenent olsun.
Devamında ne yaptık,nerede ise 90 yıl hiç bu olayı anmadık.İki binli yıllarda kitabın
yazarı Mustafa Aydemir beyle ona destek olan Ramazan Kar bey ve o günlerde sağ
olan Durmuş Kahraman gibi Kemer yerlilerinin anlatımı ile bir eser ortaya çıtı.Mustafa
Ertuğrul beyin heykeli yapıldı ve Çamlığa doğru olan yola adı verildi.Son yıllarda eski
karakolun orada bir müze ihdas edilerek Ramazan beyin de desteği ile belgeler
sergilenmeye başlandı.Hepsine eşekkürler.ederiz.
Ama bir batılı gibi düşünürsek bu boyutta devasa bir başarı bu ölçüde zayıf ve
vurgusuz olmamaıydı..
Yapılacak iş!!! Çalış tepesinde bu savaş ortamını yaşatacak bir yerleşim ve
düzenlemedir.Bataryalar kurulmalı,sineizyon ve simülasyonlara desteklenecek hem
yabancı hem yerli insanlara heyecan ve bilgi dolu bir ortam sağlanmalıdır.
Orada oturma ve seyir yerleride yapılıp Kemere akılda kalacak bir ortam
sağlanabilir.Çalış tepesinin manzarasına bırakın yabancıyı kaç yerli insanımız
yaşayabilmiştir.Kemer için çözümsüz bir durum değildir.
Sevgi ile kalın..